İnovasyon’da ilk basamak Yaratıcılık -2-

Yineliyorum Yaratıcılık çok farklı bir yetenek. Bu haftaki yazımda bu yeteneğe zoom yapmayı uygun buldum. İzninizle.

Iowa Üniversitesi Psikiyatri bölümünde araştırmalarını sürdüren Ulusal Bilim Madalyası sahibi Dr. Nancy Andreasen geçmişteki kayıp dehalara (umarım içinizde kayıp deha yoktur) atfettiği The Creative Brain isimli kitabında yaratıcılığı, yeni ilişkiler, bakış açıları, betimleme yolları sezmeyi içeren ve bu yeni ilişkilerin doğada keşfedilip yeni doğa yasalarıyla ya da roman şiir gibi bir ürünle ifade edilebilmesi olarak tanımlıyor.

Bu yetenek, şayet yaratıcılık sıra dışı ise, insana verilen güzel bir hediye. Mucizeye yakın biyolojik bir armağan.

Sıradışı yaratıcı insanların özelliklerine değinmek istiyorum. Bu insanlar deneyime ve maceraya açıklar, asiler, bireyseller, duyarlılar, ısrarcılar ve merak ederler. Önyargılardan sıyrılmış özgün bir bakış açıları vardır. Yani at gözlüğü onlarda kötü durur. Cevaplanmamış sorularla ilgilenmek keşfetmek onlara zevk verir. Bu zevki alırken tabi kurallarla karşılaşınca da yabancılaşır ve yalnızlığa itilirler.

Bunca pozitif özellikle donatılmış olan sıra dışı yaratıcı insanın negatiflerini merak ediyor musunuz ?

Yaratıcı beyinlerde normal beyinlere nazaran daha çok akıl hastalığına rastlanır. Bir çelişkisi vardır, yaratıcı beyin kurallara, geleneğe karşı kayıtsızdır ancak başkalarının ve kendisinin yaşam tecrübesine karşı duyarlıdır. Bu çelişki kişiyi kaosa itebilecek güçtedir. Dünyaya çocuksu bir şekilde yaklaşabilme yeteneği ile bu olumsuz durumun üstesinden gelir yaratıcı beyin.

Fazlasıyla meraklı olan yaratıcı beyin sürekli meşguldür, gizli ve yasak tanımadığı için ilgilendiği konunun sonuna gidecek kadar da ısrarcıdır.

Tüm bu yazdıklarım birçok psikolojik test, deneysel çalışmalar ve vaka incelemesi sonucunda tespit edilen özellikler. Belirgin özellikler sıralanmış olsa da yaratıcı beynin nasıl çalıştığı ve yaratım sürecini nasıl gerçekleştirdiği hala bir sır. Bilim adamları FMR (fonksiyonel MR) cihazları ile bu sırrı keşfetmeye çalışsalar da henüz bir sonuca varmış değiller.

Yaratıcılık çok değerli bir yetenek. Kim bilir kaç deha toplumumuzda verimsiz konumlara hapsedilmiş, atıl olan yeteneğini kullanamadı veya kullanamıyor.

Yaratıcı Beyinlerin değerini anlamak onları destekleyebilecek gelişmişlik seviyesine erişmek için toplumun ram seviyesini yükseltmek mi gerekir ne dersiniz ?

İnovasyon’da ilk basamak Yaratıcılık -1-

Yaratıcılık kavramının tanımını kendimce yapacağım. Tanrı yeterince yaratıcı zaten. Etrafınızı rutinin dışında bakıp gözlemlemeniz yeterli. Bir çiçeğe zoom yapmanız yeterli. Bir çiçek bir meyve çekirdeği ne kadar mucizevi varlıklarla donatılmış olduğumuzun kanıtı değil midir ?
Yaratıcı insanların zor bulunduğunu ifade eder çoğu bilinçli insan. Evet zor bulunur ancak, bulunduğu zaman da kıymeti bilinmez. Herkes gibi davranması istenir, mor inek dışlanır, her türlü kötü muameleye maruz kalır. Genelleme yapmak istiyorum, çünkü yaşadıklarım ve gözlemlerim böyle. MAALESEF.

Neyse bırakalım böyle sosyal yaraları konuşan entelektüeller olmayı. Şimdi YARATICILIK (namı diğer siz ne derseniz) herkesin baktığı bir şeyi farklı görmek, farklı düşünmek, herkesten ayrı bir gökkuşağına dönüşmektir. Hep sarı, hep yeşil olmamak, her 7 hatta daha fazla renkte olmak yaratıcılığın kaynağıdır. Yaratıcılık keşiftir, özgürlüktür. Düşünebilmenin, beynin farklı kıvrımlarının işlemesinin verdiği hazdır. İnovasyonun ilk basamağıdır.

Peki herkes yaratıcı mıdır? Veya yaratıcı olabilir mi?
Nörobilim herkesin hayatın gerektirdiği işleri yapabilmek için normal bir yaratıcılık seviyesine sahip olduğunu kanıtlamış.

Anormal Yaratıcılık ise insanların hayatına farklı bir şekilde yön veren bir yaratıcılıktır. Anormal Yaratıcılık Yeteneğine sahip olanlar farklı beyinlere sahipler; Wolfgang Amadeus Mozart, Ludwig van Beethoven, Salvador Dali, Goya, Van Gogh v.s.
Yaratıcılık aslında çok tehlikeli bir yetenek. Devamı haftaya…

3G VE RADİKAL GİRİŞİMCİLER

3G Fırtınası esiyor her yerde.

En ilgimi çeken görüntülü çağrı merkezleri. Duyma engelli müşteriler için görüntülü çağrı merkezleri. Animasyon uygulanarak oluşturulan teknolojik karakterler. Kısacası 3G girişimcilere epey bir yaramış görünüyor. Bakir bir alan olduğundan daha bir çok ürün ve hizmet yaratılacağı aşikar.

Hızlı internet hizmetinin yanısıra, görüntü hizmeti sadece cep telefonu ile kısıtlanmayacağa benziyor. Kanıtları daha şimdiden ortada.

Aklıma gelen ilk şey 3G ile Mobil Gazetecilik. Haberciler açısından nimet olacak. Uzaktan eğitim ile eğitim kurumları özellikle üniversiteler şanslı. Dil eğitimi ise artık uzakları yakın edecek güzel bir fırsat.Tüm bunlar + daha birçok şey için yazılım uzmanları ve sermaye ile birlikte yaratıcı girişimciler biraraya gelip doğru bir ekip oluştururlarsa başarı kaçınılmaz olacak.

3G radikal düşünen girişimcileri bekliyor, bir çok başarılı girişimcilik öyküsünün bu alandan çıkacağını öngörüyorum.

İnovasyon’da ilk basamak Yaratıcılık -2-

Yineliyorum Yaratıcılık çok farklı bir yetenek. Bu haftaki yazımda bu yeteneğe zoom yapmayı uygun buldum. İzninizle.

Iowa Üniversitesi Psikiyatri bölümünde araştırmalarını sürdüren Ulusal Bilim Madalyası sahibi Dr. Nancy Andreasen geçmişteki kayıp dehalara (umarım içinizde kayıp deha yoktur) atfettiği The Creative Brain isimli kitabında yaratıcılığı, yeni ilişkiler, bakış açıları, betimleme yolları sezmeyi içeren ve bu yeni ilişkilerin doğada keşfedilip yeni doğa yasalarıyla ya da roman şiir gibi bir ürünle ifade edilebilmesi olarak tanımlıyor.

Bu yetenek, şayet yaratıcılık sıra dışı ise, insana verilen güzel bir hediye. Mucizeye yakın biyolojik bir armağan.

Sıradışı yaratıcı insanların özelliklerine değinmek istiyorum. Bu insanlar deneyime ve maceraya açıklar, asiler, bireyseller, duyarlılar, ısrarcılar ve merak ederler. Önyargılardan sıyrılmış özgün bir bakış açıları vardır. Yani at gözlüğü onlarda kötü durur. Cevaplanmamış sorularla ilgilenmek keşfetmek onlara zevk verir. Bu zevki alırken tabi kurallarla karşılaşınca da yabancılaşır ve yalnızlığa itilirler.

Bunca pozitif özellikle donatılmış olan sıra dışı yaratıcı insanın negatiflerini merak ediyor musunuz ?

Yaratıcı beyinlerde normal beyinlere nazaran daha çok akıl hastalığına rastlanır. Bir çelişkisi vardır, yaratıcı beyin kurallara, geleneğe karşı kayıtsızdır ancak başkalarının ve kendisinin yaşam tecrübesine karşı duyarlıdır. Bu çelişki kişiyi kaosa itebilecek güçtedir. Dünyaya çocuksu bir şekilde yaklaşabilme yeteneği ile bu olumsuz durumun üstesinden gelir yaratıcı beyin.

Fazlasıyla meraklı olan yaratıcı beyin sürekli meşguldür, gizli ve yasak tanımadığı için ilgilendiği konunun sonuna gidecek kadar da ısrarcıdır.

Tüm bu yazdıklarım birçok psikolojik test, deneysel çalışmalar ve vaka incelemesi sonucunda tespit edilen özellikler. Belirgin özellikler sıralanmış olsa da yaratıcı beynin nasıl çalıştığı ve yaratım sürecini nasıl gerçekleştirdiği hala bir sır. Bilim adamları FMR (fonksiyonel MR) cihazları ile bu sırrı keşfetmeye çalışsalar da henüz bir sonuca varmış değiller.

Yaratıcılık çok değerli bir yetenek. Kim bilir kaç deha toplumumuzda verimsiz konumlara hapsedilmiş, atıl olan yeteneğini kullanamadı veya kullanamıyor.

Yaratıcı Beyinlerin değerini anlamak onları destekleyebilecek gelişmişlik seviyesine erişmek için toplumun ram seviyesini yükseltmek mi gerekir ne dersiniz ?

İnovasyon’da ilk basamak Yaratıcılık -1-

Yaratıcılık kavramının tanımını kendimce yapacağım. Tanrı yeterince yaratıcı zaten. Etrafınızı rutinin dışında bakıp gözlemlemeniz yeterli. Bir çiçeğe zoom yapmanız yeterli. Bir çiçek bir meyve çekirdeği ne kadar mucizevi varlıklarla donatılmış olduğumuzun kanıtı değil midir ?
Yaratıcı insanların zor bulunduğunu ifade eder çoğu bilinçli insan. Evet zor bulunur ancak, bulunduğu zaman da kıymeti bilinmez. Herkes gibi davranması istenir, mor inek dışlanır, her türlü kötü muameleye maruz kalır. Genelleme yapmak istiyorum, çünkü yaşadıklarım ve gözlemlerim böyle. MAALESEF.

Neyse bırakalım böyle sosyal yaraları konuşan entelektüeller olmayı. Şimdi YARATICILIK (namı diğer siz ne derseniz) herkesin baktığı bir şeyi farklı görmek, farklı düşünmek, herkesten ayrı bir gökkuşağına dönüşmektir. Hep sarı, hep yeşil olmamak, her 7 hatta daha fazla renkte olmak yaratıcılığın kaynağıdır. Yaratıcılık keşiftir, özgürlüktür. Düşünebilmenin, beynin farklı kıvrımlarının işlemesinin verdiği hazdır. İnovasyonun ilk basamağıdır.

Peki herkes yaratıcı mıdır? Veya yaratıcı olabilir mi?
Nörobilim herkesin hayatın gerektirdiği işleri yapabilmek için normal bir yaratıcılık seviyesine sahip olduğunu kanıtlamış.

Anormal Yaratıcılık ise insanların hayatına farklı bir şekilde yön veren bir yaratıcılıktır. Anormal Yaratıcılık Yeteneğine sahip olanlar farklı beyinlere sahipler; Wolfgang Amadeus Mozart, Ludwig van Beethoven, Salvador Dali, Goya, Van Gogh v.s.
Yaratıcılık aslında çok tehlikeli bir yetenek. Devamı haftaya…

3G VE RADİKAL GİRİŞİMCİLER

3G Fırtınası esiyor her yerde.

En ilgimi çeken görüntülü çağrı merkezleri. Duyma engelli müşteriler için görüntülü çağrı merkezleri. Animasyon uygulanarak oluşturulan teknolojik karakterler. Kısacası 3G girişimcilere epey bir yaramış görünüyor. Bakir bir alan olduğundan daha bir çok ürün ve hizmet yaratılacağı aşikar.

Hızlı internet hizmetinin yanısıra, görüntü hizmeti sadece cep telefonu ile kısıtlanmayacağa benziyor. Kanıtları daha şimdiden ortada.

Aklıma gelen ilk şey 3G ile Mobil Gazetecilik. Haberciler açısından nimet olacak. Uzaktan eğitim ile eğitim kurumları özellikle üniversiteler şanslı. Dil eğitimi ise artık uzakları yakın edecek güzel bir fırsat.Tüm bunlar + daha birçok şey için yazılım uzmanları ve sermaye ile birlikte yaratıcı girişimciler biraraya gelip doğru bir ekip oluştururlarsa başarı kaçınılmaz olacak.

3G radikal düşünen girişimcileri bekliyor, bir çok başarılı girişimcilik öyküsünün bu alandan çıkacağını öngörüyorum.